You are currently viewing Selamiçeşme Çeşmesi
<span class="bsf-rt-reading-time"><span class="bsf-rt-display-label" prefix="Okuma Süresi"></span> <span class="bsf-rt-display-time" reading_time="3"></span> <span class="bsf-rt-display-postfix" postfix="Dakika"></span></span><!-- .bsf-rt-reading-time -->

Selamiçeşme Çeşmesi

(19.yy)

Kadıköy’de, Çiftehavuzlar ile Feneryolu arasında kalan semte adını veren Selami Çeşmesi. 1800 Yılında Sultan 3.Selim’in haznedar ustası Şuhi Kethuda Kadın tarafından yaptırılmıştır. Birçok kaynağa göre, Şuhi Kethuda Kadın bu çeşmeyi, çeşmenin yerinde daha önce var olan, zamanla harap duruma düşen başka bir çeşmenin yerine yaptırmıştır. Çeşme, 1830 yılında Sultan 2.Mahmud’un emriyle onarılmıştır. Bu sebepten, üzerindeki tuğra ona aittir. Bu özelliğiyle, Bostancı’daki 2.Mahmud Çeşmesi ve Halitağa Caddesi’ndeki Halitağa Çeşmesi ile beraber, Kadıköy’ün, Sultan 2. Mahmud tuğrasını taşıyan üç çeşmesinden birisidir. Tamer Kütükçü’nün ‘Kadıköy’ün Kitabı’ adlı eserinden öğrendiğimize göre; Çeşmenin adı konusunda iki farklı rivayet mevcuttur. Daha yaygın olan ilk rivayete göre, eskiden hacca giden kafileler bu çeşmenin namazgahında kılınan toplu bir namazla uğurlanıp, döndüklerinde yine bu çeşmenin başında karşılandıkları için çeşme ‘Selam Çeşmesi’ diye adlandırılmış, daha sonra bu isim Selamiçeşme’ye dönüşmüştür. Bu noktada, önemli bir bilgiye değinmekte de fayda var. Selami çeşme, uzun yıllar boyunca Bağdat Yolu (bugünkü Bağdat Caddesi) üzerinde bir sınır teşkil etmiş, yolun çeşmenin doğusunda kalan bölümü, şehir dışı sayılıp, neredeyse 20.yy ortalarına dek toprak yol olarak kalmıştır. Daha az yaygın olan ikinci bir rivayete göre ise bu çeşme, 17 yy.da Celvetiye Tarikatı’nın bir kolu olan Selami Tarikatı’nın kurucusu Şeyh Ali Efendi tarafından yaptırılmış, bu sebepten Selami Çeşmesi adını almış.Namazgâh, çeşme ve hazireden oluşan kompleksin bugün sadece çeşmesi ve namazgâhın kıble taşı korunabilmiş.Ana malzemesi mermer olan çeşmenin üç yalağından ikisi taşıma sırasında kapatılmıştır.

-İki Mırsalık Kitabe;

Çeşmenin ilk tamirine ilişkin kitabe şöyledir:

‘İffetlü Ketḫüdā Şūhī Ḳadın ḥażretleri
Baḳ ḫulūṣ-ı ḳalb ile bu ḫayrı iḥyā eyledi
Nūş edene ḥayāt olsun gel iç āb-ı zülālden
Şifā olsun gel āb iç çeşme-i muṣaffādan1215 (1800)

Günümüz Türkçesi ile:

Harem kethüdası namus örneği Şuhi Kadın hazretleri kalp temizliğiyle

buradaki eski hayrı yeniden ihya etti. Her içen hayat bulsun sen de gel iç bu

temiz sudan. Suyu tertemiz bu çeşmeden şifa niyetine sen de iç. 1215 (1800)

-On İki Mısralık Kitabe;

II. Mahmud’un yaptırdığı tamire ait kitabe:

Zülāl-i ‘ayn-ı şevket Ḫān Maḥmūdü’ş-şiyem ḥaḳḳā

Bütün ‘aṭşān[a] āb-ı cūdın irvā ḳıldı luṭfuyla

Revān olduḳda şevketle bu sūya cūyibār-āsā

Bu vīrān çeşmesār iḥyāsın īmā ḳıldı luṭfuyla

Ḫazīnedār Usta ḥażretine eyleyip fermān

O bānū-yu ṣamīmī ḫayra iġrā ḳıldı luṭfuyla

O bānū-yı keremver sāyesinde ol şehinşāhıŋ

Yapıp bu çeşmesārı ṣuyun icrā ḳıldı luṭfuyla

Zamān-ı ḥaşre dek cūş-āver olsun feyż-i şevketle

O şāhenşāh [ki] dünyāyı iḥyā ḳıldı luṭfuyla

Ḳalemden reşḥa-pāş olduḳda Zīver gevherīn tārīḫ

Ṭabīb Usta zülāl-i ḫayri icrā ḳıldı luṭfuyla 1254 (1838-39)

Günümüz Türkçesi ile:

Yüce sultan Mahmud Han (II) Tanrı’ya kulluk için bu temiz çeşmeyi yaptırdı.

Bütün susayanlara bu güzel suyu lütfedip akıttı. Bu güzel su onun yüceliği

sayesinde akıtıldı. Bu yıkık çeşmenin yeniden canlanması için Haznedar ustaya

emretti. O iyilik sever güzel kadın da iyilikten geri kalmayarak ve padişahın

sayesinde çeşmeyi yaptırdı ve suyunu akıttı. Dileyelim kıyamete kadar coşarak

bol bol aksın ve yüce padişahın dünyayı nasıl ihya kıldığına bir örnek olsun.

 Ziver de tam bir tarihini yazdı:“Tabib Usta zülâl-I hayri icrâ kıldı lûtfiyle”

(Haremin önde gelen cariyelerinden Tabib usta bu hayırlı işi yaptırandır).

1254 (1838-39)

Müfid Ekdal’ın “Bizans Metropolünde İlk Türk Köyü Kadıköy” isimli kitabında bu kitabeye tarih düşüren şair Zîver’in, Ahmet Sadık Zîver Paşa olduğunu öğreniyoruz. Kadıköy’de Hâlid Ağa tarafından yaptırılan iki çeşmeye de bu şair tarih düşürmüştür.

-Namazgah ve Kıble Taşı;

Namazgâh, açık havada namaz kılmak için düzenlenmiş ibadet mekanı olup normal zeminden biraz yüksekte, birkaç basamakla çıkılan düz bir set biçiminde inşa edilir. Namazgâhta kıbleyi gösteren büyük bir taş bulunur. Bu taşın üstünde genellikle mihrap ayeti ile onlarca farklı çeşidi bulunan kandil motifi bulunur. Bazılarında namazgâhı yaptıran kişinin ismi de yazılıdır. Kıble taşları form bakımından mezar taşlarına benzerlik gösterir. Çoğu zaman aralarındaki farkı anlamak için metni okumak gerekir.Selamiçeşme çeşmesinin kıble taşı ise Selamıçeşme Camisinin musalla avlusu duvarına konulmuştur.

KAYNAKLAR:1- Kaynaktan Mahalleye Ab-I Hayat Kadıköy Çeşmeleri-Kadıköy Belediyesi

2-https://twitter.com/BerkentIn/status/1266814953266298883

3-https://tr.wikipedia.org/wiki/Namazg%C3%A2h_(ibadet_yeri)#:~:text=Namazg%C3%A2hta%20k%C4%B1bleyi%20g%C3%B6steren%20b%C3%BCy%C3%BCk%20bir,bak%C4%B1m%C4%B1ndan%20mezar%20ta%C5%9Flar%C4%B1na%20benzerlik%20g%C3%B6sterir.

FOTOĞRAFLAR:@kantmansarp